İşçi Sınıfı Sanatı

İşçi Sınıfı Sanatı

Komünizmin özgürlük dünyası için…

Arthur Segal, İşçi Sınıfı Sanatında Prizmatik Derinlik

İşçinin Evi, 1921

Kürtaj Eylemi

Madencilik, 1919

Liman, 1921

Limandaki Depolar, tarihsiz.

Sanatçının Yeryüzündeki Yaşamı

Postures (Duruşlar), 1920

Rugenwaldemu’daki Köprü, 1925

 

Arthur Segal (Romanya, 1875-1944)

Arthur Segal, Yahudi Romen Komünist ressam. Romanya’da avantgard sanatın öncüsüdür. İtalya ve Fransa’daki resim eğitimlerinin ardından Almanya’ya gitti. Antikapitalist ve ilerici ressamları biraraya getiren, ve Alman resmi akademisinin hışmına uğrayan Yeni Sanat çevresi ve dergisinin kurucuları arasında yer aldı. 1. Emperyalist Savaş’ın patlamasıyla İsviçre’ye sığındı. 1920’de döndüğü Almanya’daki resim çalışmaları sırasında George Grozs gibi komünist sanatçılarla birlikte çalıştı, komünist fikirleri benimsedi. Komünist ve radikal anti-kapitalist ressamları bir araya getiren Die Aksion (Eylem) dergisinde yer aldı ve 1916-17’de 6 sayısının kapaklarındaki resimleri çizdi. Otto Dix ve Kathe Kolwitz ile birlikte Komünist Parti ve sendikaların “8 saatlik işgünü” kampanyası ve mücadelesinde sanatıyla etkin biçimde yer aldı. Stüdyosu, komünist ve muhalif sanatçıların toplantı yeriydi. Almanya’da Nazizm yükselişi ve avantgard sanata uygulanan sansür nedeniyle Palma de Malarca’ya sürgüne gitti. Burada, Almanya’da sansür ve baskıya uğrayan sanatçılarla birlikte Nazizme karşı düzenlenen büyük sergiye katıldı. Çok geçmeden oradan da sürüldü, Londra’ya gitti. İngiltere’de de emperyalist dünya savaşının başlarında bir dönem “istenmeyen yabancılar” kara listesine alınarak, Man adasında tecrit edildi. Son yıllarında resim sanatın akıl hastalıklarının terapisinde kullanılmasının da öncülüğünü yaptı. Yahudi ve komünist olması nedeniyle neredeyse tüm ömrü, ailesiyle birlikte baskı ve linçlerden kaçmak, sansür ve tecritlerle geçmesine karşın, devrimci sanat tarihinde yaptığı sanatsal açılımlarla iz bıraktı.

Sovyet Devrimi’ni destekleyen Yahudi ressam Chagal’ı, manzara ve köylü resimlerinde Van Gogh ve Breton’u, Pissaro ve pointalist neo-empresyonizmi, fovizmi, dadaizmi, Alman ekspresyonizmi ve komünist avantgard ressamları, Picasso ve kübizmi, orfizmi, yani neredeyse tüm modern resim akımlarını dikkatle inceledi, çalıştı ve etkilendi. Ancak kübizmin yeni bir versiyonu olan prizmatik kübizmi geliştirerek ve bu stilde 4, 8, 16 resimden oluşan eleştirel resimli öyküleriyle kendi özgün tarzını yarattı. Kübizm farklı açılardan bakışı gösteren analitik bir sanat tarzıyken, prizmatik kübizm bunu sentezle birleştirme eğilimi taşıyordu. Bu tarzdaki resim öyküleriyle yaptığı işçi sınıfı sanatı ve bunun içerisinde, maden ve liman işçilerinin güvencesiz çalışma ve yaşam koşullarının,  emekçi kadınların yeniden üretim emeğinin baskılanması ve görünmezliğinin, din ve faşizmin toplumsal arka planıyla birlikte daha derin eleştirisi önemlidir. Maden ve liman gibi erkek işçiliğiyle bilinen tüm resimlerine yeniden üretim emekleriyle birlikte kadınları da katması ve vurgulaması önemlidir. Onun prizmatik kübizmi ve resim-öyküleri pek yaygınlaşan akımlar olmasa da, toplumsal-eleştirel sanata yeni bir derinlik kazandırmıştır.

 

Kaynak:

https://monoskop.org/Arthur_Segal

https://docplayer.net/15089787-Painting-as-psychotherapy-arthur-segal-s-painting-school-for-professionals-and-non-professionals-1937-1944.html

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *