Almanya'nın Essen kentindeki, eski Krupp dökme çelik fabrikasına 100 metre mesafedeki dökme çelik üretim sürecinin çelik anıtı. Anıt kırmızı kum taşı tuğlalarından yapılmış yarım daire şeklindeki bir duvarın içine geçirilmiş 22 metre uzunluğunda 9 ton ağırlığında bir çelik plakaya yapılmış, dökme çelik üretim ve emek süreci aşamalarını gösteren bir çelik kabartma heykelden oluşuyor.
Anıt bizzat Almanya emperyalist kapitalizmi, Nazizm ve 2. paylaşım savaşının önde gelen faillerinden Gustav Krupp von Bohlen ve eşi Bertha Krupp tarafından 1935 yılında Berlinli heykeltraş Artur Hoffmann'a sipariş edildi. Anıtın esprisi, Krupp dökme çelik üretim sürecini yine dökme çelik kabartmayla temsil etmesiyle, asıl Krupp'un gövde gösteri olacaktı. Nitekim anıtta çelik işçilerinin üretim ve emek süreci, sanki bir savaş gibi tasarlanmıştır. Ancak malzeme ve finansman, ve böylesine ayrıntılı bir dökme çelik kabartmanın yapım zorluklarıyla birlikte emperyalist savaş, yapıtın ancak Nazi Almanyasının Sovyet Kızıl Ordusu tarafından ezilmesinden sonra, 1952'de tamamlanabilmesine yol açtı.
1930'larda emperyalist kapitalist mali oligarşinin en büyük patronları arasında kendi iktidar sembolleri olarak bu tür yeni dev teknik üretim süreçlerine dair, ünlü sanatçılara abidevi sanat eserleri yaptırmak modaydı. Bir diğer örnek, Rockefeller'ın New York'taki dev kule inşaatları için Diego Rivera'ya duvar resimleri sipariş etmesi ve Rockefeller gökdelen inşaatında boşluktaki bir kalasa oturttuğu inşaat işçilerinin öğle yemeği yerken fotoğraflarını çektirmesidir. Ancak tarihin cilvesi, Krupp ve Rockefeller'ın kendi sermaye iktidarlarınının propagandasını için yaptırdıkları üretim-emek süreci sanat yapıtlarının, zamanla işçi sınıfına mal olması, asıl işçi sınıfının çetin emek süreçlerini temsil eden kült sanat yapıtlarına dönüşmesidir.