İşçi Sınıfı Sanatı

Kızıl Roketler- Ajitprop

Mücadeleci sendikaların yoğun emeğiyle son yıllarımız fiili grev ve direnişlerle işçi sınıfı eylemlerinde hem niceliksel hem de niteliksel bir yükseliş gözlemleyebiliyoruz. Biz de bir konu olarak örgütlü ajitasyon-propaganda birliklerinden “Kızıl Roketler”in kısa bir tanıtımını yapalım istedik ve belki de geçmişten geleceğe bir uzanış gerçekleştirebiliriz.

Kızıl Roketler, 1920’lerin başından Almanya’da faşizmin yükselişine ve 2. Emperyalist paylaşım savaşına kadar yasaklanmasına rağmen başka isimlerle ve illegal olarak çalışmalarını sürdürmüş bir ajitatasyon-propaganda birliğidir.

Birlik işçi sınıfının grevlerinde, eylemlerinde, fabrika önü çalışmalarında aktif olarak çalışmalar yürütmüştür. İşçi tiyatroları, şarkıları-marşları yazmış, oynamış, filmler çekmiştir. O dönem ajitasyon-propaganda biçimleri olarak, salonlara sıkışan tiyatroyu grevlere, sokaklara taşımış, sinemacılıkta “işçi gözü” bakış açısını getirmiş, şarkı sözlerini de burjuva içerikten işçi sınıfına doğru geliştirmişlerdir.

Komünist bir gazete Kızıl Roketler’i şöyle tanımlamıştır: “Onlar ücret köleliğinden kendilerine kalan azıcık zamanı ve enerjiyi işten sonra tiyatroya ayıran fabrika işçileri ve çıraklarıdır. Kendi kendilerinin yazarı, yönetmeni, oyuncusu, müzisyeni ve sahne işçileridir. Sanatları – ki bu sanattır- büyümektedir. Kökenleri herhangi bir oyunculuk okulundan değil, mağlup edilmemiş yükselen bir sınıfın hayatına dayanmaktadır. Peki ne oynuyorlar? Bir işçiyi ilgilendiren her şeyi; yaşamından, günlük ihtiyaçlarından, fabrikadan ve devrimci mücadeleden sahneleri. Bu gruplar henüz geleceğin büyük işçi tiyatroları olmasalar da onların ilk tohumlarıdır. ” Toby Clark’ın Sanat ve Propaganda kitabından

 

Lenin Ne Yapmalı çalışmasında ajitasyon ve propaganda için şunları diyordu; örneğin işsizlik sorununu ele alırken propagandacının krizlerin kapitalist doğasını açıklaması, modern toplumdaki kaçınılmazlığının nedenini göstermesi, bu toplumu sosyalist bir topluma dönüştürmenin gerekliliğini göstermesi vb. gerekir. Tek kelimeyle, ‘birçok fikir’ taşımalıdır; o kadar çoktur ki, yalnızca (nispeten) az sayıda kişi bu fikirlerin tamamını hemen benimseyebilir. Öte yandan, aynı soru üzerine konuşan ajitatör, tüm dinleyicilerin bildiği en bariz örneği öne çıkaracak – örneğin, işsiz bir ailenin aç kalması, dilenmenin artması vb. – ve tüm dinleyicilerini yönlendirecektir. Bunun üzerine herkesçe bilinen bu gerçeğe dayanarak ‘kitleye’ şu fikri aktarmaya çalışacak: Zenginliğin artması ile sefaletin artması arasındaki çelişkinin anlamsızlığı fikri, halkta memnuniyetsizlik ve öfke uyandırmaya çalışacaktır. Kitleler bu bariz adaletsizlik hakkında bu çelişkinin kökeninin tam açıklamasını propagandacıya bırakıyorum. Bu nedenle propagandacı öncelikle basılı sözle, ajitatör ise konuşulan sözle çalışır.

Sovyetler’de hem devrimden önce hem de devrimden sonra agit-prop , grafik tasarımdan anıtlara, tiyatrodan sinemaya kadar her yöntem ve araç denenmeye açık bir şekilde yaratıcılığa bırakılmıştır.

Bugün de bir ihtiyaç olarak; güncel grev ve direnişlere taşınan tiyatro, müzik, afiş, resim, grafiti vb. hem de artık internet ve gelişkin yapay-zeka programlarıyla farklı ajit-prop yöntemlerinin de kullanılması yönünde olanaklar artmıştır.

Burada gördüğünüz tiyatro sahnelerinden fotoğraflar.

(Kendi adımıza küçük bir not düşelim. Yukarıdaki fotoğraflar da bu “kalitedeydi”. Yapay Zeka araçları sayesinde fotoğrafları iyileştirdik. Ancak her fotoğraf için kısıtlı deneme fırsatı sunan bu araçlar paralı. Biz sadece deneme haklarını kullanarak birden fazla siteden düzeltmeye çalıştık.  Belki gelecekte yapay-zeka araçlarıyla ya da geleneksel yöntemlerle video-fotoğraf- animasyon, afiş vb. çalışmalarla İşçi Sınıfı Sanatı altında beraber atölyeler kurabiliriz) 

“Kızıl Roketler” – “Kızıl Roketler Berlin, Almanya Kızıl Cephe Savaşçıları Federasyonu’nun propaganda birliği”, Berlin, 1928

Bu  arabaya Hitler iktidara geçtikten sonra el konulmuş. Kızıl Roketler’in küçük arabalarıyla direniş direniş, grev grev ve bazen cephe de gezdiği anlaşılıyor.

Son olarak Kızıl Roketler’in marşlarını dinleyelim;

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *